Hakkında en sevdiğim şeylerden biri Helen Mirren (bir Zoom röportajı sırasında Prada’nın formunu daha iyi görebilmek için kelimenin tam anlamıyla ayağa kalktığı zaman hariç) zamansız saç stillerinden (çok şık saç bantları çok şık) tamamen farklı saç stillerine sorunsuz bir şekilde geçiş yapabilme yeteneğidir. sol alan cesur görünüm. 2019’da elbisesiyle uyumlu pembe saçlarıyla Cannes kalabalığını şaşırttı ve daha geçtiğimiz Mayıs ayında aynı film festivalinde mavi bir kabarıklıkla dikkatleri üzerine çekti (evet, bir kez daha kıyafetiyle uyumlu). Ancak saçıyla büyük bir etki yaratmak için boyaya uzanmasına gerek olmadığını kanıtladı.
Mirren, 1 Ekim Pazar günü Paris Moda Haftası sırasında markanın Le Défilé L’Oréal Paris defilesi sırasında podyumda yürüyen birkaç L’Oréal Paris ünlü elçisinden biriydi. O çok sevilen bir yıldız, kesinlikle “Değerini Yürü” temasını çiviliyor. Yere kadar uzanan, omuzları açık, gümüş payetlerle kaplı, ekstra uzun kolların etrafında şakacı bir şekilde hareket etmeden duramadığı muhteşem bir elbise giydi.
Belki de gecenin olumlu enerjisini gerçekten hissediyordu çünkü inanılmaz göründüğünü biliyordu. “Saç ne kadar yüksek olursa, tanrıya o kadar yakın olur” sözünü duydunuz mu? Bence bu “saç ne kadar geniş olursa mükemmelliğe o kadar yaklaşır” durumudur. Mirren’in saçları şimdiye kadar gördüğümüz en büyük saçtı, özellikle de genişlik söz konusu olduğunda; mega hacimli, görünüşe göre fırçalanmış buklelerin dokusuyla kabartılmıştı. Boyu omuzlarının sadece bir veya iki santim ötesine ulaşıyordu ama yatay olarak omuzlarını bir adım kadar aşıyordu.
Getty Images
